ŞEHRİVAN ÖZEL: HAMİT KARAKUŞ- Havaların ısınmasıyla beraber aşırı sıcaklar çeşitli sağlık problemlerini de beraberinde getiriyor. Aşırı sıcaklıkların artmasıyla birlikte yaşlılar, bebekler ve kronik hastalığı olanlarda terleme mekanizması ile vücut ısısının dengede tutulması her zaman mümkün olmayabiliyor. Bununla birlikte aşırı sıcaklıklara karşın yaz aylarında aşırı sıcaklıklarla beraber ilimizin rakımı ve güneş alma konumu itibariyle beraberinde bazı hastalıklara da davetiye çıkarabiliyor. Lokman Hekim Hayat Hastanesi Cildiye Uzmanı Doç. Dr. Yavuz Yeşilova, yaz aylarında artan aşırı sıcaklarla ile ilgili Şehrivan Gazetesi aracılığıyla vatandaşları uyardı. Güneş ışınlarından dolayı yaz aylarında dikkat edilmesi gerektiğine değinen Yeşilova, sabah 9-10 ila akşam 16-17 saatleri arası mümkün mertebe dışarıya çıkılmaması uyarısında bulundu. Yeşilova, güneş kremi, güneş gözlüğü, açık giysiler ve bol bol su tüketilmesi önerisinde bulundu.

Lokman Hekim Hayat Hastanesi Cildiye Uzmanı Doç. Dr. Yavuz Yeşilova, yaz aylarında artan aşırı sıcaklarla ile ilgili vatandaşları uyardı.

YEŞİLOVA AŞIRI SICAKLARA DİKKAT ÇEKTİ

Sıcak havalara dikkat çeken Lokman Hekim Hayat Hastanesi Cildiye Uzmanı Doç. Dr. Yavuz Yeşilova, insanlarda fizyolojik olarak yaşlandığını ve çevresel katkıların sebep olduğu etkenlerle yaşlandığını belirterek sözlerine şu şekilde sürdürdü; “Genetik yapımız itibariyle fizyolojik ve biyolojik yaşlanmanın önüne geçemeyiz. Ama çevresel etkenlerin etkilediği yaşlanmayı önleyebiliriz. Bunların içerinden en önemlisi güneştir. Yaşadığımız kent itibariyle güneşin en fazla maruz kaldığı 3 ilden birisi kentimiz yer alıyor. Rakım olarak 1.730 metrede yaşıyoruz, güneşin daha dikine yediğimiz bir kentteyiz. Özellikle güneşten yansıması, gölden yansıması ve kış aylarında kardan yansıyor, dolaysıyla insanları çok yakıyor.” Dedi.

YEŞİLOVA UYARDI! BU SAATLERDE DIŞARIYA ÇIKMAYIN

Yeşilova, çevresel etkilerin tetiklediği yaşlanmayı geciktirmek adına güneşten korunmamız gerektiğini ifade etti. Yeşilova, “Özellikle kentimizde sabah 9-10 ila akşam 16-17 saatleri arası mümkün mertebe güneşe çıkılmamasını öneriyoruz. Bununla beraber güneş koruyucu mutlaka kullanmamız gerekiyor. En az 30 faktör ve üzerinde olması lazım. Güneş koruyucu 2-3 saatte bir yenilememiz lazım.” diye belirtti.

GÜNEŞ GÖZLÜĞÜ VE GENİŞ ŞAPKA TAVSİYESİ

Havaların aşırı ısınmasıyla beraber sıvı kaybı yaşandığını ve buna dikkat edilmesi gerektiğini ifade eden Yeşilova, “Aşırı sıcaklarla birlikte terleme sonucu sıvı kaybı yaşıyoruz. Özellikle yaşlı ve yaşlı hastaların bol bol su içmelerini tavsiye ediyoruz. Artı havaların ısınmasıyla birlikte böcek ısırıklarına dikkat etmeleri lazım. Güneş’ten korunmak adına mutlaka geniş bir şapka takılması gerekiyor. Göz derecemize uygun bir güneş gözlüğü takmamız gerekiyor.” dedi.

YEŞİLOVA: BOL BOL SU İÇMELERİNİ TAVSİYE EDİYORUZ

Vatandaşlara öneride bulunan Yeşilova, “Güneş koruyucu kullanıyorum diye güneşin altında kalmamasını öneriyoruz. Güneş koruyucu mutlaka kullanmasını tavsiye ediyoruz. Sabah 9-10 ila akşam 16-17 saatleri arası mümkün mertebe güneşe maruz kalmamaya dikkat etmeleri gerekiyor. Gölge de kalmalarını ve açık giysiler giymelerini öneriyoruz. Özellikle koyu ve siyah tarzı giysiler güneşi çekebiliyor. Güneş gözlüğü kullansınlar ve en önemlisi bol bol su içmelerini tavsiye ediyoruz.” şeklinde konuştu.

AŞIRI SICAKLARDA ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER

Aşırı sıcaklar çeşitli sağlık problemlerini de beraberinde getirmektedir. Sıcaklık ve nem artışına bağlı olarak vücut ısısı artmakta ve metabolizma bu yeni duruma uyum sağlamaya çalışmaktadır. Normalde terleme ile vücut ısısı dengede tutulmaya çalışılır. Ancak aşırı sıcaklarda sadece terleyerek vücut ısısı dengede tutulamaz. Yaşlılar, bebekler ve kronik hastalığı olanlarda terleme mekanizması ile vücut ısısının dengede tutulması her zaman mümkün olmayabilir. Yine ortamdaki nem oranı yüksekse terleme suretiyle vücut ısısı yeterli düzeyde düşmeyebilir. Ayrıca şişmanlık, herhangi bir hastalığa bağlı yüksek ateş, aşırı sıvı kaybı (dehidratasyon). Kalp hastalığı, ruh ve sinir hastalığı, alkol ve uyuşturucu madde kullanımı ile tedavi amaçlı bazı ilaçların (tansiyon düşürücüler, idrar söktürücüler vb.) kullanımı da sıcak havalarda terlemeyi etkileyen diğer faktörlerdendir. Bu gibi durumlarda yükselen vücut ısısı beyin ve diğer hayati organlarda hasara yol açabilir.

AŞIRI SICAKLARDAN EN ÇOK ETKİLENEN GRUPLAR:

Yalnız yaşayan 65 yaş ve üzerindeki yaşlılar,

Dört yaşından küçük çocuklar,

Bakıma ihtiyacı olanlar.

Hamileler,

Açık alanda çalışanlar,

Aşırı kilolular,

Kronik hastalığı (şeker hastalığı, kalp-damar hastalıkları, heyîn-damar hastalıkları, psikolojik hastalıklar, kronik solunum sistemi hastalıkları, karaciğer hastalıkları, böbrek hastalıkları) olanlar

Sürekli ilaç (özellikle tansiyon düşürücü, idrar söktürücü, depresyon ve uyku ilaçlan) kullanan kişiler.

Sokak çocukları ve evsizlerdir.

Özellikle kronik hastalığı bulunan ve yalnız yaşayan yaşlılar en çok risk taşıyan gruptur.

GENEL KORUNMA

Günün en sıcak saatlerinde (10.00-16.00) mecbur kalınmadıkça dışarı çıkılmamalıdır.

Dışarıda çalışması gerekenler mümkün oldukça güneş altında korunmasız kalmamaya, aşırı hareketlerden kaçınmaya, sık sık tuz içeren sulu gıdalar almaya dikkat etmelidirler.

Dışarıda bulunulduğunda açık renkli, hafif, bol ve sıkı dokunmuş kumaşlardan yapılan giysiler tercih edilmeli; geniş kenarlı ve hava delikleri olan şapka giyilmeli ve güneşin zararlı ışınlarından koruyan güneş gözlüğü kullanılmalıdır.

Güneş ışınlarının dik geldiği saatlerde (10.00-16.00) denize girilmemeli ve güneşlenilmemelidir

Bu saatlerin dışında denize girmek isteyenler güneşten koruyucu krem(en az 15 koruma faktörlü) kullanmalı, şapka ve gözlük gibi gerekli koruyucu önlemleri almalı ve uzun süre kesintisiz güneşlenmemelidir.

Yoğun fiziksel aktivite ve spor yapmak için sabah ve akşam saatleri tercih edilmeli, her bir saatlik spor için en az 2-4 bardak sıvı alınmalıdır. Ağır fizik aktivitelerden kaçınılmalıdır.

Risk altındaki yetişkinler ve yaşlılar, günde en az iki kez güneş veya sıcak çarpması yönünden izlenmelidir. Bebekler ise bu açıdan daha sık izlenmelidir.

Bebek, çocuk, engelliler ve hayvanlar kapalı ve park etmiş araçlarda kesinlikle bırakılmamalıdır. Araçların iç ısıları, klima olsa dahi park edildikten çok kısa süre sonra yükselmektedir. Araç terk edilirken herkesin dışarı çıktığından emin olunmalıdır.

Kapalı alanlar iyi havalandırılmalıdır.

Güneş gören pencereler perde vb. güneşliklerle gölgelendirilmelidir.

Vücut ısısının yükselmemesi için sık sık duş alınmalı; bunun mümkün olmadığı durumlarda ayaklar, eller, yüz ve ense soğıık suyla ıslatılmak veya silinmelidir.

BESLENME VE SIVI ALIMI

Susuzluk hissi olmasa bile her gün en az. 2-2,5 litre (12-14 su bardağı) sıvı tüketilmelidir.

Kahvaltıda az yağlı peynirler, zeytin ve taze sebzeler bulunmalı, kafein içeren içecekler yerine de süt. Meyve suyu, ıhlamur ve kuşburnu gibi bitki çayları tercih edilmelidir.

Yağlı besinlerin ve yağda kızartmaların tüketiminden kaçınılmalı; yemeklerde bitkisel sıvı yağlar kullanılmalıdır. Yemekleri pişirirken kızartma ve kavurma yerine haşlama. Izgara, kendi suyunda veya az suda pişirme gibi sağlıklı pişirme yöntemleri uygulanmalıdır.

Vücut direncini artırmak ve vücudun yeterli miktarda vitamin ve mineral almasını sağlamak için bol miktarda sebze ve meyve tüketilmelidir.

Terleme ile artan sıvı ve mineral kaybının önlenmesi için her zamankinden daha fazla miktarlarda sıvı alınmalıdır.

Sıvı alıntında su içmek esas olmakla beraber, su dışı sıvı ahırımda kahve, çay ve gazlı içecekler yerine süt, ayran ve meyve suyu gibi içecekler tercih edilmelidir. Eğer doktor tarafından sıvı alımı kısıtlanmış veya idrar söktürücü ilaç kullanılması söz konusu ise ilgili doktora başvurmak gerekir.

Mide kramplarına neden olabileceği için çok soğuk ve buzlu içecekler tercih edilmemelidir.

Kafein, alkol ve fazla miktarda şeker içeren içecekler vücuttan daha fazla sıvı kaybına yol açtığı için tüketilmemelidir.

Dışarıda ve açıkta satılan yiyeceklerin, tüketiminden kaçınılmalı, çabuk bozulma riski olan besinler (et, yumurta, süt. balık vb.) açıkta bekletilmemeli, besinlerin hazırlanması ve pişirilmesi aşamalarında hijyen kurallarına özen gösterilmelidir.

Editör: TE Bilisim