ŞEHRİVAN HABER: ORHAN SAĞLAM-UĞURCAN DEMİR

Son yılların en çok konuşulan konusu olan Van Gölü Koruma Kanununu konusunda yapılan sayısız girişimin ardından ilk adımlar atılmaya başlandı. Adımları geçtiğimiz aylarda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın da girişimleri ile start alan ‘Van Gölü Havzası Koruma Eylem Planı’ dün Van’da start alan Van Gölü Sempozyumu’nun da ana konusu oldu. Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum ile birlikte programa katılan Erdoğan, Van Gölü’nün geleceği adına önemli mesajlar verdi.

Türkiye'nin en büyük tuzlu ve sodalı gölü özelliğine sahip Van Gölü'nde kirliliği önlemek ve gölün gelecek nesillere daha temiz kalmasını sağlamak amacıyla çalışma başlatıldı. Bu yıl ilki Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı, Van Büyükşehir Belediyesi, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Edremit Belediyesi iş birliğinde yapılan ‘Van Gölü Sempozyumu’ ile eylem planına son şekil verilmek için Van’da önemli bir buluşma gerçekleştirildi. Van Gölü hakkında birbirinden önemli bilimsel veriler eşliğinde gerçekleştirilecek sempozyumla birlikte Van Gölü’nün geleceği de konuşulurken düzenlenen sempozyumda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, “Van Gölü, gerçekten de ülkemizin gerdanında safir bir kolye gibi parlıyor” ifadelerini kullandı. “Bu kıymetimizi korumak için, 2019’da bir çalışma başlatıldı. Kurumlarımızın iş birliği ile Van Gölü’nü Koruma Eylem Planı ve Uygulama Programı hazırlandı. Bu girişimin, kayda değer sonuçlar vermesini umut ediyorum. Bu kapsamda, gölün dip temizliği yapılacak. Atık-su yönetimi sağlanacak. İlaveten, entegre katı atık yönetimi oluşturulacak. Bu eylem planıyla Van Gölü inşallah layıkıyla korunacak.” dedi.

SADECE VAN GÖLÜ’NÜN KONUŞULDUĞU PROGRAM

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı koordinasyonunda faaliyetlerini sürdüren Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı, Van Büyükşehir Belediyesi, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Edremit Belediyesi iş birliğinde, düzenlenen ‘Van Gölü Sempozyumu’nun ilk oturumu Van Gölü Koruma Eylem Planı’nın da dahil edildiği program ile gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Van Büyükşehir Belediyesi, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Edremit Belediyesi ve Doğu Anadolu Kalkılma Ajansı tarafından Van Gölü Havza Koruma Eylem Planı ve Uygulama Programı kapsamında Van’da düzenlenen ‘Van Gölü Sempozyumu’na onur konuğu olarak katıldı. Programa Van Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Emin Bilmez, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, AK Parti Van milletvekilleri Osman Nuri Gülaçar, İrfan Kartal ve Abdulahat Arvas, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hamdullah Şevli, Edremit Belediye Başkanı İsmail Say, Tuşba Belediye Başkanı Salih Akman, Çaldıran Belediye Başkanı Şefik Ensari, Van TSO Başkanı Necdet Takva, Van Ticaret Borsası Başkanı Naif Süer, Van OSB Başkanı Memet Aslan, kurum müdürleri ve birçok üniversiteden akademisyenler katıldı.

ERDOĞAN: VAN’A GELMEK BİR HAZİNE SANDIĞININ KAPAĞINI AÇMAK GİBİ…

Programın açılışında konuşan Emine Erdoğan, kökleri milattan önceye uzanan Van’da bulunmaktan büyük memnuniyet duyduğunu belirterek, “Van’a gelmek, bir hazine sandığının kapağını açmak gibi. Tarih arayana tarih, kültür arayana kültür sunuyor. Gastronomi meraklısına lezzet, doğaya hasret kalana ise taze nefes veriyor. Hoşap Kalesi, Meher Kapı, Peri Bacaları, Muradiye Şelalesi gibi harikalar saymakla bitmez. Van, birlikte yaşama kültürünün engin tecrübesine sahiptir. Şehri çevreleyen kaleler, camiler, havralar ve kiliseler bunun göstergesidir. Bugün de çevre dostlarıyla Van Gölü için buradayız. Bizi bir araya getiren şey, tabiata olan sevdamızdır. İnşallah hayırlara vesile olmasını diliyorum. Bu programın hazırlanmasında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi.

“VAN GÖLÜ’NÜ KORUMAK HEPİMİZİN ASLİ GÖREVİ”

NASA’nın geçtiğimiz günlerde dünyanın uzaydan çekilmiş fotoğraflarıyla ilgili yarışmasını hatırlatan Erdoğan, “Van Gölü, tüm dünyadan gelen oylarla bu yarışmada birinci oldu. Tabii, hepimiz için büyük bir sevinç vesilesiydi. Bizim ülkemiz, doğudan batıya, kuzeyden güneye, insana cenneti hatırlatan sayısız doğal güzelliğe sahip. Her birini, değerini anlayarak korumak, hepimizin asli görevi. Van Gölümüz, dünyanın en büyük tuzlu ve sodalı gölüdür. Göl diyoruz ama adeta bir denizdir. Büyüklüğü, Marmara Denizi’nin üçte biri kadar. Anadolu’nun doğusunda, bakan herkesi mest eden mavi bir şölendir. Kapalı bir havza olmasıyla da dünyada eşsiz bir konuma sahip. Muhteşem bir ekosistemi var. Van Gölü, endemik bir tür olan inci kefali ve mercan balığının yegâne yuvasıdır. Su altında keşfedilmeyi bekleyen bir tarih vardır. Mimari kalıntılar, Selçuklu mezar taşları ve derinlerde saklı, nice hikâye, gölün sularına karışmış” ifadelerini kullandı.

VAN GÖLÜ’NÜN DİP TEMİZLİK MÜJDESİNİ DE VERDİ

“Bu kıymetimizi korumak için, 2019’da bir çalışma başlatıldı. Kurumlarımızın iş birliği ile Van Gölü’nü Koruma Eylem Planı ve Uygulama Programı hazırlandı. Bu girişimin, kayda değer sonuçlar vermesini umut ediyorum. Bu kapsamda, gölün dip temizliği yapılacak. Atık-su yönetimi sağlanacak. İlaveten, entegre katı atık yönetimi oluşturulacak. Bu eylem planıyla Van Gölü inşallah layıkıyla korunacak. Van Gölü elbette sadece Van’ı ilgilendirmiyor. Bitlis ve havzadaki il ve ilçeleri, kasaba ve köyleri de ilgilendiriyor. Tabii, eğitim çalışmaları da üzerinde hassasiyetle durulması gereken bir husus. Çocuklarımıza, çevre konulu eğitimler verilecek inşallah. Meseleyi onlara doğru anlatabilirsek, Van Gölü etrafında zaten esaslı bir koruma kalkanı oluşacağını düşünüyorum. İnşallah, Bakanlığımızın, belediyelerimizin ve bilim insanlarımızın ortak çabasıyla Van Gölümüz sürekli iyileşecek.”

“VAN İÇİN ÇALIŞMALIYIZ”

Yeryüzü tuvaline çizilmiş tabiat resminden daha yüksek bir sanat olmadığını dile getiren Emine Erdoğan, “İklim krizi, şimdi çok hızlı ve ciddiyetle ele alınması gereken bir konudur. Bu nedenle, yürüttüğümüz Sıfır Atık ve Sıfır Atık Mavi projeleri, Türkiye’de iklim değişikliği ile mücadelede çok önemli adımlar. Bu projelerin özünde, elimizden kayıp giden tabiatın farkına varmak var. Su kaynaklarımızı ve tabiatı korumak için, yüksek bir seferberlik duygusuyla çalışmaktan başka seçeneğimiz yok. Hep söylediğim gibi, bu bir tercih değil, zorunluluk. Van Gölü için de aynı saikle çalışmalıyız” dedi. Ardından azalan su miktarı ile ilgili konuşan Erdoğan, “Çevre konularında, ister istemez işin teknik yanını konuşmaya ağırlık veriyoruz. Ancak, mutlaka hatırda tutmamız gereken bir şey var. O da insan, hayatta kalabilmek için tabiata muhtaçtır. İnsan ancak, tabiatı gözlemlediği, ruhunu doğadan aldığı ilhamlara açık tutuğu sürece iyilik üretebilir.” Şeklinde konuştu.

“BU PROJENİN DAİME DESTEKÇİSİ OLACAĞIZ”

Van Gölü’nün korunması amacıyla başlatılan bu projenin her daim destekçisi olacağını dile getiren Erdoğan, “Yeter ki kurumlarımız doğru işler yapsınlar. Bakanlığımız, belediyelerimiz, üniversitelerimiz iş birliği içinde olsunlar. İnşallah bir dahaki gelişimizde kayda değer sonuçlar görmeyi umut ediyorum. Gösterdiğiniz misafirperverlik için gerek üniversitemize gerek kurumlarımıza gerekse Vanlı kardeşlerime çok teşekkür ediyorum. Güzel günlerde tekrar buluşmak dileğiyle, hepinizi muhabbetle selamlıyorum” şeklinde konuştu.

Editör: TE Bilisim