Koronavirüsle mücadelede vaka sayıları 19-20 bin civarında seyrederken, uzmanlar sıklıkla salgına karşı vatandaşları aşı olmaya davet ediyor. Geçtiğimiz yıl hastaneler ve yoğun bakımlarda yaşanan yoğunluğun bu yıl meydana gelmemesi için önlemlere dikkatle uyulması gerektiği vurgulanıyor. Türk Yoğun Bakım Derneği Başkanı ve İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı Yoğun Bakım Ünitesi Sorumlusu Prof. Dr. Oktay Demirkıran da salgına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Demirkıran, önlemlere dikkat edilmezse yoğum bakımlarda yeniden artışın yaşanabileceğine dikkat çekerken, aşının önemine vurgu yaptı. "AŞISIZ HASTALAR DAHA FAZLA YOĞUN BAKIMDA YATIYOR" Salgında gelinen son duruma ilişkin konuşan Türk Yoğun Bakım Derneği Başkanı ve İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı Yoğun Bakım Ünitesi Sorumlusu Prof. Dr. Oktay Demirkıran, "Salgın bu kez farklı bir varyantla karşımıza çıkıyor gibi görünüyor. Delta varyantı hastalarımız, delta plus hastalar da görülüyor. Türk Yoğun Bakım Derneği olarak üyelerimizden ve diğer yoğun bakımlardan aldığımız bilgiler doğrultusunda şu anda aşısız hastalar daha fazla yoğun bakımlarda yatıyorlar. Hastalık aşısız olan hastalarda ağır seyrediyor. Maalesef hayatlarını kaybedebiliyorlar, yaş grubu olarak da orta yaş grubu hastalar bunlar 35-55 yaş arası hastalar maalesef aşısız iseler daha ağır biçimde hastalıkları seyrediyor. Yoğun bakım süreci çok zorlu bir süreç gerçekten, hastalar buraya yattıktan sonra onları kurtarabilmek için inanılmaz bir çaba harcıyoruz. Hayatta tutabilmek için uğraşıyoruz içeride onlar dışarıda hasta yakınları inanılmaz acı çekiyorlar. Bu acıları ne hastaların ne de hasta yakınlarının yaşamaması için mutlaka aşılanmayı öneriyorum. Aşı yaptırsınlar, maske takmayı ihmal etmesinler" diye konuştu. "ÇOK CİDDİ BİR REHAVET VAR" Yoğun bakımlardaki doluluk oranlarına ilişkin konuşan Prof. Dr. Demirkıran, "Doluluk noktası bazı şehirlerde ciddi doluluklar olduğunu öğrenmeye başladık. Biz de aldığımız veriler dolayısıyla İstanbul'da henüz tamamen dolu veya yatak yok diyeceğimiz durumda değiliz ama birkaç hafta öncesine veya bir ay öncesine göre farklı bir duruma geçtik. Bizde de yoğun bakımlar Covid hastalarıyla artmaya başladı ama çok arttığı yerler de var. Bu kez hastalık çılgınca hasta akışı şeklinde gerçekleşmiyor ancak gelen hastalar çok ağır tabloda geliyorlar. Günlük verilere dikkat edersek ölüm oranlarının arttığını görüyoruz. Bu hastalığın ne kadar ağır seyrettiğini gösteren bir tablodur. Maalesef çok ciddi bir rehavet gözlüyoruz. Özellikle tatil yörelerinde maske tamamen unutulmuş durumda ama büyük şehirlerde de aynısı var. Toplu taşımalarda maske takmayan kişilerle karşılaşıyoruz bu bizi zorlar. Okulların açılmaya çalışıldığı bir dönemde eğer bu duyarlılığı bütün toplum olarak göstermezsek arkasından okullar neden açılmıyor diye şikayette bulunma hakkında sahip olamayız. Bu gözlediğimiz çok ciddi bir sorun şu anda" ifadelerini kullandı. "YOĞUN BAKIMLARIN DOLULUK ORANI YÜZDEN 70'LERE DAYANDI" Önümüzdeki aylar için endişeli olduklarını ifade eden ve vatandaşların önlemleri uygulama noktasında hassasiyet göstermesi gerektiğini söyleyen Demirkıran, "Ekim kasım gibi endişelerimiz var, hastalık tekrar artış olur mu diye o yüzden bu konuda gerekli olan tüm hazırlıkları bütün yoğun bakımcı arkadaşlarımız yapıyorlar. Zaten pandemi döneminde en büyük sıkıntıları yaşayanlar yoğun bakımla ilgilenen hekimler oldu. Yoğun bakımlar doldu, taştı yer bulunamaz oldu. Dolayısıyla şu anda buna karşı tedbirli olmak için hazır durumdayız gibi görünüyor. Geçen yıl bu dönemde daha az hasta sayısı var gibi gözüküyordu. Tabi hasta sayısı arttıkça bizi endişelendiriyor. Günlük vaka sayısının artışı bir problem ama bunu önlemenin yolunun olduğunu bilip de yapmıyor daha enteresan. Doluluk oranı şu anda yüzde 60-70'ler civarında görülüyor. Biraz dikkate almak uyarılmak lazım. Oran artabilir dikkatli davranmak lazım" dedi. 6 EYLÜL İTİBARİYLE AŞI OLMAYANLAR İÇİN TEST DÖNEMİ BAŞLIYOR Diğer yandan Kabine toplantısı sonrasında açıklanan kararlarla, koronayla mücadelede yeni bir sayfa açıldı. Buna göre aşı olmayanların 6 Eylül'den itibaren konser, tiyatro ve sinema gibi faaliyetlere girişte negatif test sonucu göstermesi gerekecek. Vatandaşlardan uçak ve toplu taşıma aracıyla şehirlerarası yolculukta da 48 saat öncesinden PCR testi yaptırması istenecek. Aşı yaptırmayan öğretmenler ise haftada iki kez PCR testi vermek zorunda. Eğitim sektörü için bu testler devlet hastanelerinde ücretsiz yapılacak.