Trafik sigortasında değişiklik öngören kanun çıktı. Kamuoyunun beklentisi, primlerin düşmesi yönünde. Sigortacılar ise, maliyetlere göre fiyatlar yeniden belirlenecğeini düşünüyor.

Torba kanun ile trafik sigortasında değişiklik öngören yasa da çıktı. Bundan sonra asıl beklenti, yasanın, trafik primlerine etkisi. Hürriyet gazetesinden Noyan Doğan trafik sigortasındaki yeni düzenlemenin neler içereceğini yazdı. İşte o yazı: 

 

 

Yasanın Meclis’ten geçtiği gün okuyuculardan onlarca soru ve yorum aldım. Bir tanesini sizlerle de paylaşayım: “Çıkan yasaya bakılırsa herhangi bir prim indirimi görünmüyor, doğru mu anlıyorum?”.

Açıkça söyleyeyim, kamuoyundaki beklenti, yasa ile birlikte trafik primlerinin düşeceği yönünde. Yani, son fiyat artışları ile bugün 700 lira prim ödeyen vatandaş, bu yasa ile primin 500 liralara düşeceğini umuyor. Peki, düşer mi? Önce kendi şahsi görüşümü açıklayayım, sonra sigortacıların görüşünü sizlerle paylaşayım. Bana göre, trafik primleri düşmeyecek ama artmayacak da. Yani, yasa, fiyatların düşmesi için değil bundan sonra daha da artmaması için yapıldı. Gelelim, sigortacıların görüşlerine.

 

 BELİRSİZLİK ORTADAN KALKTI

Türkiye Sigorta Birliği Başkanı (TSB) Ramazan Ülger, kanunla, sigorta limitleri dahilinde tazminatın genel şartlarda belirlenen standartlara göre hesaplanacağını, bunun dışında kalan tazminatlara ilişkin hesaplamanın Borçlar Kanunu hükümleri çerçevesinde yapılacağını söyledi. Ülger, “Aynı özelliklere sahip mağdurlar için aynı hesaplama yöntemi kullanılacak ve tazminatın eksik olduğu yönünde şüpheleri olmayacak, hak ettikleri tazminatı kısa sürede şirketlerden alabilecekler. Şirketler ise maliyetlerini öngörebilecek, belirsizlikler ortadan kalkacak, pazar istikrara kavuşacak” dedi.

Ramazan Ülger, kanundaki bir başka düzenleme ile trafik sigortasının sorumluluk sigortası olduğunun ortaya konduğunu belirterek, şunları söyledi: “Sigorta kapsamında trafik kazası nedeniyle üçüncü şahısların uğradığı zarar limitler dahilinde karşılanıyor. Ancak kanunda sayılmadığından yapılan bazı başvurular nedeniyle şirketlerle başvuru sahiplerinin arasında anlaşmazlık çıktı ve sorun, yargı yoluyla çözülmeye çalışıldı. Bu sefer de uygun olmayan kararlar verildi ve şirketler teminat vermedikleri, primini almadıkları, 10-15 yıl öncesine kadar dayanan hasarları ödemek zorunda kaldı. Yasa ile mevzuattaki belirsizlik giderilerek teminat dışı kalan hallerin neler olduğu ve nasıl belirleneceği netleştirildi.”

 

 

ÖNCE ŞİRKETE BAŞVURULACAK

Ramazan Ülger, zarar görenlerin hasar aracılarının da yönlendirmesi ile şirketlere başvurmadan doğrudan dava açtıklarına, tazminat dosyalarının ticari bir meta haline geldiğine değinerek, “Hak sahipleri alacakları tazminatın önemli bir kısmını aracılara ödediğinden hem daha az tazminat almakta hem de 3-4 yıl beklemekte. Kanunla, zarar görenin öncelikle sigorta şirketine başvurması, -15 gün içinde cevap verilmemesi veya anlaşmazlık durumunda yargıya taşınması- böylece mağdurların hak ettikleri gerçek tazminatları almaları, davaya gidilmesi sebebi ile ortaya çıkan maliyetlerin doğmaması ve bu maliyetlerin primlere yansıması önlenecektir” dedi.

 

SORUNLARIN BÜYÜK KISMI ÇÖZÜLDÜ

TÜRKİYE Sigorta Birliği Başkanı (TSB) Ramazan Ülger, trafik sigortasındaki yeni düzenleme hakkında şunları söyledi:

“Trafik sigortasında kronikleşmiş sorunlarımızın çözümünde belirsiz ve adaletsiz ortamı düzeltmek amacıyla kanununda değişiklik yapılmasına yönelik 5 maddelik bir yasa önerimiz oldu. Kamuoyunun desteğini alabilmek için başta Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek olmak üzere, Hazine Müsteşarı, İçişleri Bakanlığı Müsteşarı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sivil toplam örgütleri ile görüşmeler yaparak sorunlarımızı ve çözüm önerilerimizi anlattık. Konu, kamuoyu, ilgili taraflar ve en önemlisi Mehmet Şimşek tarafından net bir şekilde anlaşıldı. Yasal düzenleme yapıldı. Öngörülebilir ve günün şartlarına uygun bir sistem kurgulandı. Trafik sigortasında yaşanan sorunların büyük kısmı çözüme kavuşmuş olup, bu konunun artık kamuoyunun gündeminden düşmesi beklenmektedir. Önümüzdeki dönemde sektör uygulamaları ile yargı kararlarının yasal düzenlemelerin amacı ile paralellik arz etmesi, belirsizliğin giderilmesi için en önemli beklentimiz. Bundan sonra şirketler de yeni yasal çerçeveye göre oluşacak maliyetlerine göre fiyatlarını yeniden belirleyecekler.”

 

SADECE TRAFİK İLE HATIRLANMAK İSTEMİYORUZ

Güneş Sigorta Genel Müdürü Serhat Süreyya Çetin, yasa ile öngörülebilir ve dengeli bir tarife yapısının gelişeceğini belirterek, şunları söyledi:

“Trafiğin yarattığı sorun şirketleri ve sigortalıları yordu. Sadece trafik ile hatırlanmak istemiyoruz. Sektör olarak kamuoyunda topluma, ekonomiye  faydamızı anlattığımızı ve buna yakışır bir yerde algılandığımızı düşünmüyorum. Bundan sonra önemli olan, sigortanın önemini her fırsatta anlatmak. Sorunun bu derece yaygınlaşması ve kronikleşmesinden sonra alınan önlemlerin hiçbirisi sektörün itibarını eski düzeyine çıkartmaya yetmiyor. Şu ana kadar sorunlarımızı çok iyi anlatamadık. Yüksek fiyatlarla anılan sektör haline geldik. Halbuki fiyatların hasar maliyetine göre oluştuğunu anlatabilmemiz gerekiyordu. Hasar üzerindeki yönetim kabiliyetimiz geliştikçe trafik fiyatları da sürdürülebilir bir yapıya kavuşacak. Bu düzenleme buna izin veriyor. Bunların yanında sürücü kusuru ve geriye dönük tazminat talepleri konusunda da sektörün beklentisi vardı. Bir gelişme olmadı. Ama Sigorta Birliği’nin, sektörün tüm imkanlarını kullanarak bu konulardaki mevzuat değişikliği taleplerini de etkin iletişim desteğiyle zaman içinde hayata geçirebilecek bir yapı olduğuna inanıyorum.”

 

MALİYETİ DOĞRU HESAPLAYACAĞIZ

Anadolu Sigorta Genel Müdürü Musa Ülken, yeni düzenlemenin fiyatlara etkisi konusunda şu açıklamaları yaptı: “Sigortacılık bilindiği üzere bir fon yönetim işi. Trafik sigortalarında sağlıklı fiyatlandırma yapılabilmesi için öncelikle her iş kolunda olduğu gibi maliyetlerin doğru tespit edilebilmesi gerekli. Bugüne kadar yaşanan gelişmeler sigortacıların maliyetlerini doğru tespit ederek, sağlıklı fiyatlandırma yapamaması sonucu bu branşta zarar etmelerine yol açtı. Bu düzenlemeler sonrasında, sigortacılar en azından maliyetlerini hangi esaslar çerçevesinde hesaplayacaklarını daha sağlıklı bir şekilde tespit edebileceklerdir. Diğer yandan başvuruların öncelikle sigorta şirketlerine yapılması gereksiz yargı süreci ve buna bağlı masrafları ortadan kaldıracaktır. Kanun yayınlanması sonrasında sigorta şirketleri aldıkları primlerin üstlendikleri yükümlülükleri karşılayıp karşılayamadığına bakarak ulaşacakları sonuçlara göre fiyatlarını belirleyecektir.”

 

SİGORTACILAR BAŞKANINI SEÇECEK

Sigorta sektörü yeni başkanını ve yönetim kurulunu seçmeye hazırlanıyor. Türkiye Sigorta Birliği’nin (TSB),  iki senede bir gerçekleştirilen olağan seçimli genel kurul toplantısı, 19 Nisan günü, TSB Genel Merkezi’nde yapılacak. Seçimde; Birlik Başkanı’nın yanı sıra Hayat Dışı Yönetim Komitesi, Hayat ve Emeklilik Yönetim Komitesi, Denetim Kurulu ve Disiplin Kurulu üyeleri de belirlenecek.

Birlik, seçimlere, iki Başkan adayı ile gidiyor. Adaylardan biri, iki senedir TSB Başkanlığını yürüten Groupama Sigorta Grubu Genel Müdürü Ramazan Ülger. Diğeri ise Güneş Sigorta Genel Müdürü Serhat Süreyya Çetin.

 

BİR MİLYON MEMUR SİGORTALANDI

Memur -Sen ve Doğa Sigorta arasında Memur-Sen’e bağlı 11 sendikadaki 1 milyon üyeye grup ferdi kaza sigortası yapıldı. Sigortalı, poliçe şartları kapsamındaki bir kaza neticesinde ve poliçe süresi içerisinde vefat etmesi durumunda, sigorta tazminatı poliçede adı geçen lehtara ya da sigortalının yasal mirasçılarına ödenecek. Kaza sonucu vefat tazminatı 15 bin lira olarak belirlendi. Kaza sonucu sürekli sakatlık tazminatı olarak 15 bin lira ödenmesi konusunda anlaşmaya varıldı.


KAYNAK-MEMUR HABER

Editör: TE Bilisim