Önder ALTINAL - Şehrivan

Yüzüncü Yıl Üniversitesi bir ilke daha imza atmak için kolları sıvadı. Şu sıralar gündemden düşmesine rağmen hala Türkiye’nin ana gündem maddesi olan Kürt Sorunu YYÜ’de ilklerin yaşandığı toplantıda 200’u aşkın bilim adamı ve uzmanın katılımıyla tartışılacak. Yüzüncü Yıl Üniversitesi tarafından organize edilen ve 21-22 Mayıs tarihlerinde gerçekleştirilecek olan “Çözüm Süreci: Beklenti ve Temenniler” çalıştayında ilkler yaşanacak.

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) tarafından 21-22 Mayıs 2014 tarihinde çözüm süreci ile ilgili yapacağı çalıştay hakkında basın mensuplarına bilgi verildi. Rektörlük binası senato Toplantı Salonu'nda yapılan basın toplantısında bir konuşma yapan YYÜ Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal, konuşmasına başlamadan önce Manisa’nın Soma ilçesinde meydana gelen maden kazasında hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına baş sağlığı dileyerek başladı. Rektör Prof. Dr. Battal çalıştayın ana başlığı olan “Çözüm süreci beklenti ve temenniler” olarak belirlediklerini ve çalıştay hakkında bilgiler verdi.

BATTAL: GEÇ KALINMIŞ BİR ÇALIŞTAY

Rektör Battal şu sözlere yer verdi: “Bugün önemli bir konu ile ilgili önemli bir çalıştay ile ilgili özellikle bölgemizi ilgilendiren bir çalıştay ile ilgili sizlere bilgi vermek istedik. İnşallah çalıştayımızı da zaten yakinen takip edeceksiniz ve orada da yakinen müşahit edeceğiz ki bu çalıştaya bu bölgenin ciddi bir ihtiyacı varmış bugüne kadar. Ancak bugüne kadar geç kalınmış bir çalıştay inşallah 21-22 Mayıs tarihlerinde gerçekleştirmiş olacağız. Çalıştayımızın ana başlığı şöyle, “çözüm süreci, beklenti ve temenniler.” Burada şunu hedefledik, teknik konular hakkında arkadaşlar bilgi verecekler, gerek merkez müdürümüz ve gerekse koordinatör arkadaşımız. Bu çalış tayımızın temeli şu yıllarca bu bölgede terörle mücadele edilirken belki birçok insan dinlendi ancak bu bölgede hâkim durumda olan bölge insanın fikirlerine, düşüncelerine müracaat ettik. Kanaat önderlerine belki yeterince kulak verilmemiş olunabilir diye düşünüyorum. Dolayısıyla bu çalıştaya başlamadan önce biz bir ön çalışma yaptık. Özellikle merkez müdürümüz bu anlamda da görevlendirdik. Kendisi koordinasyonu yürüttü Eray Bey ile birlikte. Bir ön çalışma yapıldı ve bu ön çalışma da şunu gördük ki insanlar “evet bizim sesimize de kulak verin, bizi dinleyin, bizim söyleyeceklerimiz var” dediklerini gördük.”

“BİRE BİR DAVETLERDE BULUNDUK”

Rektör Battal daha sonra kanaat önderleri ile bire bir görüştüklerini ve onları davet ettiklerini belirterek, “Buradan hareketle biz dedik ki bunu bir çalıştaya dönüştürelim, insanları çağıralım, hiçbir ideolojik duruşu olmayan, herkese, her kesime eşit mesafede duran üniversitenin bu çalıştayı yapması en doğruydu ve karar verdik. Adım attık ve inşallah davetiyeleri bastırdık. Birebir bütün kanaat önderleri ile görüştük. Bölgenin bütün kanaat önderleri ile görüştük. Davetiyelerimizi verdik ve şuan da sanırım 150 civarında kanaat önderi üniversitemize gelecekler ve fikirlerini beyan edecekler. Yani çözüm süreci öncesinde ki görüşleri ne? Çözüm sürecine ilişkin görüşleri ne? Çözüm süreci sonrasında ki beklentileri ne? Bunları o insanlarımızın sesine kulak vererek, biz bunu bir kitapçık haline dönüştürüp ilgili yerlere ilgili gerek makamlara göndereceğiz. Tabi ki bu esnada biz yine il müftülerimizden de yardım aldık, şu anlamda onlarında bölgelerinde tanıdıkları büyük kanaat önderlerinin özellikle isimlerini aldık ve onlara ulaştık. Bu özellikle Ağrı, Muş, Bitlis, Hakkâri, Şırnak illerimizdeki bütün kanaat önderlerine ulaştık. İnşallah bu yapmış olduğumuz ön çalışmalarda da gördük ki, bu çalıştaydan katılacak herkes memnun. Gerçekten de beklentileri ve üniversitenin buna öncülük etmesi anlamında oldukça önemli olduğunu gördük. Bu süreçte inşallah hep birlikte sonuçlarını da olumlu bir şekilde hep birlikte göreceğiz” dedi.

TAŞTAN: BU ÇALIŞTAY TÜRKİYE’DE BİR İLKTİR

Stratejik Araştırmalar Merkez Müdürü Prof. Dr. Zeki Taştan, bu çalıştayın en büyük özelliği Türkiye’de bir ilk olduğunu yani hiçbir üniversitede tabana yönelik bu kadar kapsamlı herhangi bir bilimsel etkinlik düzenlenmediğini söyledi. Taştan, “Stratejik Araştırmalar Merkez Müdürlüğü henüz yeni kurulmuş bir birimdir. Bu birim kurulduktan sonra asıl amacı olan Van merkez, bölge illeri ve yurt dışı ile ilişkiler bağlamında üniversite de stratejik planlarını hesaplamak ve geleceğe yönelik perspektifleri sağlamak amacıyla kuruldu. Sayın rektörümüzün bize tebliğ ettiği işlerden ilki çözüm sürecinin üniversite bağlamında, bilimsel anlamda değerlendirilmesi için çalışmalar yapmamızdı. Sayın Rektör Danışmanımız Eray Çelik’te bu konuda çözüm süreci beklenti ve temennilerle ilgili bir çalıştay yapabileceğimizi söyledi. Fikir terapisinden sonra biz bu çalıştayın yapılabileceğine karar verdik. Bu çalıştayın en önemli özelliği rektörümün de belirttiği gibi bu çalıştay Türkiye’de bir ilk olacaktır. Yani hiçbir üniversite de tabana yönelik bu kadar kapsamlı her hangi bir bilimsel etkinlik düzenlenmemiştir. En önemli amaçlarından bir tanesi budur. 200’e yakın bilim adamımızın bölge illerinde yaşayan kanaat önderlerimizi bizler bilim adamları olarak değerlendirdik. Çünkü bulunmuş oldukları mevkilerde yer alan bu kişiler çok önemli isimlerdir. Bu önemli isimlerimize öğretim görevlilerimizin bizzat kendileri davetlerde bulundular. Ve 21-22 Mayıs için yaklaşık olarak 250 kişiye ulaşıldı ve bunlardan 200 kişiye yakında bir dönüş aldık. 150 kişi katılabileceğini bildirdi ve bizler bu oturumumuz ona göre ayarladık. Çalıştayımız 2 gün boyunca devam edecek. 2 gün boyunca 3 ayrı oturum gerçekleştireceğiz ve bu oturumlarımızı ayrı ayrı salonlarda yapacağız. Orada yapılan açıklamalar ve verilen önerilerin hepsi bir kitapçık haline getirilecek ve kamuoyu ile paylaşılacak. Burada asıl önemli olan şey yapılan saha çalışmasıydı” sözlerine yer verdi.

ÇELİK: YYÜ EN ÖNEMLİ PAYDAŞLARDAN BİR TANESİDİR

YYÜ Rektör Danışmanı Doç. Dr. Eray Çelik ise, sahadaki çalışma hakkında bilgi vererek, katılacak insanların herhangi bir kurum başında veya belediye başkanı olmamasına dikkat ederek seçtiklerini ve il, ilçe müftülerden de faydalanarak molla, imam, şeyh, kanaat önderi olarak bölgede bilinen her kesimden katılacakların olacağını belirtti. Çelik ayrıca üniversitenin 3 yılda neler yapıldığını belirterek şöyle devam etti: “Biz afet yaşamış bir kentin çocuklarıyız. Sayın rektörümde konuşmalarında belirtiler. Bizler Soma’nın acısını yüreğimizde hissediyoruz. Bu anlamda yardım kampanyaları da başlatılmıştır. Yüzüncü Yıl Üniversitesi bu memleketin en önemli paydaşlarından bir tanesidir. Sadece bu kentin değil; bölgenin, ülkenin ve dünyanın en önemli paydaşlarından bir tanesidir. Rektör hocamızın da bahsettiği gibi biz her zaman dünya üniversitesi yolunda ilerleyen bir üniversiteyiz. İşimiz sadece ders vermek değil toplumsal olayların çözümü anlamında da kararlıyız. Son 3 yılda rektörlüğümüz çalışmalarına baktığımız zaman muhtar toplantılarından, kadın toplantılarına, STK’lardan, farklı mezhep kuruluşlarına, madde bağımlılığından, sokak çocuklarına kadar bizim bu kentle ilgili bir derdimiz var. Bizlerde bu kentin ve bu ülkenin dönüşmesini istiyoruz ve bunun için çalışıyoruz.”

“DÜN DÜNDE KALDI, BUGÜN YENİ ŞEYLER SÖYLEMEK LAZIM CAN CAZIM”

Çözüm süreci ile ilgili yapacaklarını çalışmaları dile getiren Çelik, “Bu çalışmalarımızdan bir tanesi de çözüm süreci ile ilgili yapacağımız çalıştaydır. Bunun hemen arkasından bir sosyologlar toplantısı yapacağız. O alan uzamanlar ile birlikte burada iki gün boyunca beyin fırtınası yapacağız. Yapmış olduğumuz bu çalışmanın ardından ortaya çıkan verileri burada paylaşacağız. Daha sonra Haziran sonu itibariyle Zaho’dan Ronahi’ye olan 12 tane üniversitenin rektörlerini davet ettik. Yalnız biz sadece buradaki sorunlar ile ilgilenmiyoruz. Eylül ayı itibariyle de Türkiye’de farklı mezhep kuruluşları ile bir araya geleceğiz. Bölgedeki çözüm süreci ve ekonomik sorunlar ile ilgili bir dizi çalışma gerçekleştireceğiz. Bu anlamda iki ayrı bölge de çalışmalar yaptık ve katılımcıları davet ettik. Bunun için ayrıca bir afiş hazırladık ve o afişte Mevlana’nın sözüne yer verdik. Tanıtımımızı “Dün dünde kaldı, bugün yeni şeyler söylemek lazım can cazım.” Biz bununla hareket ediyoruz. Bu çalıştayında yeni fikirler vereceğini de bekliyoruz” dedi.

4 DİLLİ ÇALIŞTAY

Çelik ayrıca çalıştayda herkesin istediği dile konuşacağını bunun içinde çalışmaların olduğunu belirtti. Çelik şu sözlere yer verdi: “Çalıştayda Kürtçe, Türkçe, Farsça ve Arapça dört ayrı dilde sunumlar yapılacak. Yani anlayacağınız çalıştayda herkes istediği dili kullanacak bunun için çevirmenlerimizde hazırda bulunacak. Tabi bunlar kayıt altında tutulacak. Bu çalıştay için ayrıca bir web sitesi kurduk ve çalıştaya katılamayan insanlarımız Türkiye’nin her hangi bir bölgesinden bu çalıştayı canlı takip edebilecekler. Mevlana salonunda yapılan çalıştay takip edilecek. Diğer salonlarda yapılan çalıştaylar CD’lere atılacak ve paylaşılacak. Bunları da bütün kamu kurum ve kuruluşlarının yanı sıra bütün yetkililer ile paylaşacağız. Bu arada son olarak 1 Haziran’da yapılacak olan rekor denemesi için bizlerde hazır bulunacağız. Ancak 1 Haziran’da yapmayı planladığımız bando ekibi Soma’da yaşanılan facia sebebiyle orada sahne almayacak. Onun yerine orada bir çadır kuracağız ve orada ilahiyat bölümünde okuyan öğrencilerim bulunacak ve o gün içerisinde mevlitler okutulacak. Yine orada yer alacağız ama koro ve bando ekibi olarak değil mevlit okutulması için Atatürk parkında olacağız.”

Editör: TE Bilisim