-Van’ı sonuçlarını okumak-

 

Tarih sayfalarına düşecek ‘önemli’ bir seçimimiz daha oldu.

16 Nisan 2017.

Her yönüyle ‘anlam’ dolu bir seçim oldu.

Oran yüzde 51,4 EVET, 49,6 HAYIR.

Ama okunacak o kadar çok şey var ki…

 

***

 

Hem Van seçimini hem de Türkiye geneli durumu yakından takip ettim.

İlk gelen oylar, ardından resmi açıklamalar ve sosyal medyada konuşulanlar…

Tarihi referandum seçiminde üzerinde konuşacak ‘kamyonla’ meselemiz var.

Fakat en önemlilerinden birisi tabi ki de Kürtler.

Türkiye’nin son 15-20 yılına da, AK Parti’nin 2011 yılından bu yana verdiği siyasi mücadelesinin birçok dönemine damga vuran Kürtler yine sahnedeydi.

Pazar günkü seçimde de yine Kürtler konuşuldu.

Daha sandıkların yüzde 50’si açılmıştı ki ‘kelli felli’ yorumcuların konuk olduğu, ‘baba’ programlarda “Evet kazandı”, “Kürtler Evet’e kazandırdı.” Yorumları yapılmaya başlandı bile…

Yani seçim sonuçları ‘Hayır’ cephesinin Kürtler’den beklediği gibi olmamıştı!

Bu yüzden öfke vardı…

 

***

 

Seçimin ardından yapılan geniş çaplı değerlendirmelerin büyük çoğunluğunu da yine Kürt illeri, Van, Diyarbakır, Mardin gibi iller oluşturuyordu.

Benim de seçim sonuçları açıklanır açıklanmaz Kürt illerindeki oy değişimlerini paylaşıp sosyal medyada “Kürt illerindeki değişimin ve büyük artışın fotoğrafı. İnkâr edilemez mesajlar var bu tabloda.” Verdiğim tablo dünün de en çok konuşulan konularından biriydi.

Hatta analizlerden birisinde Oda TV imzasıyla o haber aynen şöyle verilmiş:

“Kabahatin birazı da senin kardeşim!”

Vallahi de aynen böyle. Yani, Hayır’ın kaybetmesinde ciddi ciddi ‘Kürtlere’ sitem edecek noktaya gelmiş Türk Solu.

CHP’nin içinden, Diyarbakırlı bir Kürt olan Sezgin Tanrıkulu da referandum gecesinde şöyle bir mesaj paylaşıyordu:

“Evet, sonucunu Doğu ve Güneydoğu’daki ‘Kürt’ seçmene bağlamaya çalışmak tek kelime ile utanmazlık ve halkı kin ve düşmanlığa tahriktir...”

Kılıçdaroğlu olsa tamam derdik de… Kürtleri en iyi bilen isimlerin referandumun sonucunda Kürtlerin ‘doğrudan’ büyük etkisinin olduğunu görmemesi ilginç bir durum değil mi?

Peki, tüm bu sürecin öznesi Recep Tayyip Erdoğan ne dedi?

“Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki oyların ayrıca önemi olduğunu belirtmek isterim. Partilerin halkoylamasındaki pozisyonlarını ele aldığımızda oylarda artış olduğunu görüyoruz. Bu sonucun ülkemizde yeni bir dönemin başladığını müjdecisi olacaktır.”

 

***

 

Seçimlerden sonuçları değerlendirilirken en çok kullanılan cümle:

“Sonuçları doğru okumak lazım.”

Hangi yorumu dinleseniz, ne okusanız hemen hemen bu cümle ile karşılaşıyorsunuz.

Peki, neyin nesidir bu doğru okumak meselesi? Buyurun okuyalım…

***

 

Hem yorumcuların, hem Kürt siyasi hareketinin ‘uç’ isimlerinin sorup durduğu bir şey var:

OHAL’e, Demirtaş ve diğer milletvekillerinin tutuklanmasına, belediyelere kayyum atanmasına, bunca KHK’ya rağmen Kürt illerinde neden bu kadar yüksek ‘Evet’ oyu çıktı?

İşte doğru okunması gereken en büyük mesajlardan birisi bu…

Erdoğan’ın balkon konuşmasında değindiği, selam yolladığı Kürt seçmen ‘bunca’ olaya rağmen ‘Evet’ diyorsa bu ‘sıradan’ bir tercihin ya da ‘baskının’ neticesi olarak yorumlanıp kenara atılmamalı…

-HDP eş genel başkanı Selahattin Demirtaş’ın doğduğu Elazığ Palu’da Evet oranı yüzde 92,1 çıktı.

-Bir diğer başkan Figen Yüksekdağ’ın seçildiği Van’da oylar 2015’in 7 Haziran’ında yüzde 19, 1 Kasım’ında yüzde 30 olan oy oranı referandumda yüzde 42,7’ye yükseldi.

-Kayyum ile yönetilen Edremit, İpekyolu gibi ilçelerde oy oranlarında yükseliş yaşanıyor.

Bu gibi sayısız örneği nasıl açıklayacağız?

Ben anlayabildiğim kadarını söyleyeyim:

Kürtler ‘barış’ istiyor, ‘huzur’ istiyor…

Halen Erdoğan’ı Kürt Sorununun çözümünde ‘umut’ olarak gören ve bu işi çözebilecek ‘tek’ siyasetçi olarak gören Kürtler var.

Erdoğan bunu okumuş olmalı ki; “Bu sonucun ülkemizde yeni bir dönemin başladığını müjdecisi olacaktır.” diyor.

 

***

 

Seçime dair bir tartışma daha…

Sandıkların açıklanmasıyla yüzde 66-67 oranından başlayıp yavaş yavaş azalan ‘Evet’ sona doğru 51,4’e sabitlenmeye başlayınca herkes sormaya başladı:

“Hani MHP’nin oyları?”

Ben de sordum… Hem seçimi takip edip hem de görüşlerimi paylaştığım sosyal medyada aynı soruyu sordum. MHP’den oy geldi. Gelmedi değil. Hatta yüzde 51,4’lük orana baktığınızda MHP’den ‘Evet’ gelmedi demek olmaz.

Son seçimde aldıkları yüzde 11’lik oyun 3’te 1’i bile gelsin 1 milyon 800 bin civarında bir oy yapıyor.  Bu da olmaması halinde ‘Evet’ yerine ‘Hayır’ çıkması demek.

Tamam…

İstanbul ve Ankara’da da fark az da olsa ‘Hayır’ çıktı.

Peki, MHP’nin oylarına rağmen Ankara, İstanbul, İzmir gibi kentlerde kaybedilen oylar nasıl tamamlandı?

Cevap bizi aynı kapıya çıkarıyor.

Doğu-Güneydoğu.

İşte bu yüzden 16 Nisan 2017 tarihi itibariyle yeni dönemin başladığı bu süreçte bu iller de ‘iyi dinlenmeli’.

 

***

 

Biraz da bu Kürt illerinden birisi olan Van’a dair konuşmak lazım…

Bitlis’in yüzde 59, Siirt’in yüzde 47, Ağrı’nın yüzde 43, Van’ın yüzde 42, Mardin’in yüzde 41 oy oranı ile ‘Evet’ oyu verdiği bu seçimlerde Van’ın durumu gerçekten önemliydi.

Bu oranın alınmasında büyük çaba sarf eden AK Parti’nin iki milletvekili Beşir Atalay ve Burhan Kayatürk haftalardır gittiği her yerde biraz da bunun üzerinden konuştu.

“Bizim elimizi güçlendirin.” Dediler.

Ankara’dan Van için ‘bir şeyleri’ daha güçlü ve ısrarlı istemenin önünün açılması için ‘Evet’ için ‘güçlü’ destek istediler.

7 Haziran’da oy oranı yüzde 19’lara kadar düşen kent için önemli sorunlara çözüm istemek için hükümete olan ‘desteğin’ artması lazımdı.

Halk cevabı sandıkta verdi.

Son seçimler ile kıyaslandığında Van’da ‘Evet’e güçlü bir destek verildi.

1 Kasım’da 140 bin civarında olan oy oranı Evet’te 193 bin 584 oldu!

Yaklaşık 53 bin civarında bir oy!

Bu oy farkı size bir şeyler hatırlatıyor mu?

Bana hatırlatıyor…

HDP’nin 7 Haziran ile 1 Kasım arasında kaybettiği oy da 57 bin civarındaydı.

 

***

 

Şimdi Van için şunları sormak lazım…

Son seçimde kaybedilen seçmenin desteği geri alındıysa…

-Evet demeyen AK Partililer kimler?

-AK Parti’nin sadece 2 vekilinin dışında alanda olan, fotoğraf çeken, twit atan, binlerce, onbinlerce ‘Evet’ getirecek gibi poz veren siyasetçiler ne kadar oy getirdi?

-‘Evet’ getiremeyen AK Partililer hangileri?

-İl ve ilçe teşkilatları ne kadar başarılı?

-Van’daki AK Parti belediyeleri ‘evet’e ne derece katkı sunmayı başardı?

-Kimlerin çalışması özde, kimlerinki sözdeydi?

-‘Evet’ çalışmasına rağmen buna katkısı olmayan siyasetçiler kimler?

-Van’da ‘evet’e en büyük desteği kimler getirdi?

-Hangi kurumlarda, kuruluşlarda neler oldu?

 

Artık tüm bunları konuşmanın vakti geldi diye düşünüyorum.

Nasıl ki Erdoğan’ın yeniden katılacağı AK Parti’de tüm eğriler-doğrular masaya yatırılacaksa, Van için de öncesinde eteklerdeki taşları dökmek gerekiyor.

O halde…

Bunca yorum arasında çok da kafaları bulandırmadan, bir sonraki yazıda bu sorulara cevap arayalım…