ŞEHRİVAN ÖZEL: ÖNDER ALTINAL / Yöresel yemekler anlamında önemli bir konuma sahip olan Van’da, hizmet veren Gurme Ev Yemekleri yetkilisi Adile Akyüz Van’da tencere yemeklerine ilgili olmadığını söyledi.

 

Van’da ev yemekleri hizmeti veren Gurme Ev Yemekleri Van’ın ve bölgenin yöresel yemeklerini Vanlılarla buluşturuyor. Şehrivan’a açıklamalarda bulunan Gurme Ev Yemekleri yetkilisi Adile Akyüz Van’da ve bölgede önemli yöresel yemeklerin olduğunu ancak Van’da ev yemeklerine, tencere yemeklerine ilgi olmadığını söyledi. İşyerlerinde aile ortamı olduğunu ifade eden Akyüz, “Van’da yöresel yemeklere ve tencere yemeklerine çok fazla ilgi yok. Bu anlamda ne yazık ki biraz yok sayılıyoruz.” İfadelerine yer verdi.

 

 

AKYÜZ: AİLE ORTAMIMIZ VAR

İşyerine 2 kişinin istihdam edildiğini ifade eden Adile Akyüz ilk olarak şunları söyledi: “Toplamda 3 kişiyiz. Mutfakta yer alan Şehmuz abimiz yani aşçımız var. Birde yanımda çalışan ve kızım olarak gördüğüm bir çalışanımız var. Bizim aramızda patron çalışa ilişkisinden çok aile ortamı var. Bu gelen müşterilerimiz içinde geçerli bir durum. Biz 3 kişinin arasında özellikle iş konusunda bir ayrım olmuyor.”

 

“BİRAZ DA YOK SAYILIYORUZ”

Yaptıkları yemeklerle ilgili bilgiler veren Akyüz, “Yemek çeşitliliğimize baktığımız zaman daha çok bölgeye ait yemeklerimiz var. Hem kendi yörem olan Hakkâri yöresine hem de Van yöresine özgü yemekler yapıyoruz. Örnek olarak Tırşık, Doğaba gibi bölge yemeği olan ancak insanlar tarafından unutulan yemekleri burada insanlara sunuyoruz. Yemeklerimizi günlük olarak yapıyoruz. Van’da şöyle bir durum var. Yöresel yemeklere çok fazla ilgi yok. Tencere yemekleri çok yok. Bu anlamda biraz da yok sayılıyoruz.” İfadelerine yer verdi.

 

 

“KOSGEB DESTEĞİ ÇOK GECİKTİRİLDİ”

İşletmeyi KOSGEB destekli açtıklarını söyleyen Akyüz şöyle devam etti: “Çok etçil bir toplumuz. Et anlamında da özellikle ızgaraya çok düşkün bir toplumuz. Böyle olunca bizim gibilerin de çok fazla bir şansı yok. Kasım ayından bu yana işletme olarak hizmet veriyoruz. Çok büyük zorluklar yaşadım. Hele ki kadın olunca bunu yapmak çok daha zor bir hale geliyor. Bunun yanı sıra işte olmayınca ne yazık ki sürekli olarak cebinizden gidiyor. İşletmemiz KOSGEB destekli açtım. 2016 yılında başvuru da bulundum. Yaklaşık olarak 1 aydır KOSGEB desteği elime ulaştı. Ancak aldığım destek var olan borçlarımıza gitti. Çünkü bugüne kadar sürekli cepten yediğim için KOSGEB’ten gelen destek bana çok fazla nefes aldırmadı. Ciddi anlamda bir geciktirme oldu. Buda beni kötü etkiledi.”

 

VAN’DA EV YEMEKLERİ TERCİH EDİLMİYOR

Toplumun sağlıklı beslenmediğini söyleyen Akyüz, “Toplum olarak sağlıklı beslenmeye çok dikkat etmiyoruz. Siz dışarda çalışan bir insan olduğunuz zaman sürekli dışardan yemek yiyorsunuz. Sürekli ızgara yemeniz size sağlık açısından da zarar veriyor. Bu anlamda ev yemeklerinin tercih edilmesi gerekiyor. İnsanlar sağlığını düşünüyorsa dışarda güvenilir yerleri tercih etmelerini tavsiye ederim. Ben insanların sağlıklı büyümesinden yanayım. Kendi çocuklarımı da her zaman sağlıklı büyüttüm. Burada yapmış olduğumuz yemekleri evime de götürüp yerim.” Dedi.

 

 

AKYÜZ: DİRENMEYE DEVAM EDECEĞİM

İşlerinin kötü olduğunu söyleyen Akyüz buna rağmen direneceklerini söyledi. Akyüz şunları söyledi: “Çok ciddi sıkıntılarımız var. İşin içinden nasıl çıkacağım bilmiyorum. Açıkçası bu anlamda bir çıkış yolu arıyorum. Ben bu işe başladığım zaman ev yemeklerine ve tencere yemeklerine ilgisizlik olduğunu bilmiyordum. Bunu da hesaba katmamıştım. Ancak direnmeye devam edeceğim. Ben insanlarla bir arada olmayı ve insanlar ilişkilerini seven birisiyim. Ben burayı açmadan önce ev hanımıydım. Evde çok sıkıldığım içinde böyle bir işe atıldım. Sonum ne olacak diye çok düşünmedim. Böyle bir işe kalkıştım ve bu işi de devam ettireceğim. Çok kar amaçlı ve para amaçlı bu iş yerini açmadım diyebilirim.”

 

“HERKES BİLDİĞİ İŞİ YAPMALIDIR”

Akyüz herkesin kendi işini yapması gerektiğini belirterek, “İşim ne kadar kötü giderse gitsin ben yaptığım işten başkasını yapmam. Bana göre herkes bildiği işi yapması gerekiyor. Van’da ızgara geleneği var dedim. Ancak ve ızgaraya asla geçmem. Zaten bulunduğum mevkide bu işi yapan işyerleri var. Bana bu anlamda tavsiyelerde bulunuyorlar. Ancak bana verilen fikirler bana çok yakın gelmiyor. Ben burada sadece aile ortamı ve sıcak bir ortam oluşturmak istiyorum. Ayrıca ben burada bir iş yapan esnafla aynı işi yaptığım zaman onlara da haksızlık etmiş olmaz mıyım? Bizim bu düşünceye sahip olmamız gerekiyor.” Şeklinde konuştu.

 

 

TENCERE YEMEKLERİNİ TERCİH EDİN

Ramazan ayında beslenmeyle ilgili de konuşan Akyüz şöyle devam etti: “Ramazan ayı olması nedeniyle iftar saatlerinde açığız. Şu anda sadece kendimiz yapıp kendimiz yiyoruz. Ramazan ayı dolayısıyla insanların sağlıklı beslenmesi gerektiğini düşünüyorum. İşlerinden dolayı evlerine gidemeyen insanlar var. İftarlarını her zaman kullandığı yerlerden daha çok tencere yemeklerini tercih etmelerini ifade etmek isterim. Çünkü ramazan ayında insanlar gün boyu aç kalıyor ve bir çorba içmeden hemen yemek yemeye başlıyor. Birazda etçil bir toplum olduğum için salata tüketen de çok olmuyor buda sağlık açısında insanlara zarar verebiliyor. Bizde haftanın 6 günü farklı yemek çeşidi var.”

 

AKYÜZ: AİLEMİN BÜYÜK DESTEĞİ OLDU

Neden böyle bir işyeri açtığıyla ilgili de konuşan Akyüz, “Ben daha önce merkeze yakın bir yerde oturuyordum. Ardından taşındık ve taşındığımı mahallede sadece evde oturmakla yetindim. Bu yüzden de çok sıkılıyorum. Eşimin ve çocuklarımın bana verdiği büyük bir destekle böyle bir yer açma kararı aldım. Eşimin maddi ve manevi olarak bana büyük desteği oldu. Ben yemek yapmayı çok seviyorum. Yemek yapmanın yanı sıra ayrıca yemek yedirmeyi de çok seviyorum. Elimin lezzeti olduğu söylendiği zamanda bende böyle bir işe girdim. İşimi bu anlamda çok seviyorum.” İfade etti.

 

KADINLAR KABUĞUNU KIRSIN

Kadınlara tavsiyelerde de bulunan Akyüz şunları söyledi: “Kadınlara şunu söylemek isterim. Dışardaki bakış açısına çok fazla takılmasınlar. Dışardaki düşüncelere çok fazla takılırlarsa istedikleri işleri yapamazlar. Ben böyle davrandım. Böyle davranmadığını zaman yapmak istediğiniz hiçbir şeyi yapamazsınız. Kadınlara tavsiyem evlerinde oturup kalmasınlar. Kendilerini evden dışarı atıp bu tür işlere girsinler. Ben bunu yaparak kadınlara bir özgüven olmak istedim. İnşallah ev hanımları da kabuğunu kırar. Biz güzel haklara sahibiz. Bu hakları kullanmamız gerekiyor. Kadınlar hayallerinin peşinden gitsin.”

 

 

“VAN GÜZEL AMA ÇOK PAHALI BİR İL”

Van’ın pahalı ve lüks bir şehir olduğunu söyleyen Akyüz, “Bana göre Van çok pahalı bir şehir. Çok çok güzel bir şehir ancak bir o kadar da pahalı bir şehre sahibiz. Örneğin kiralarımız çok yüksek. Bunun yanı sıra yediğimiz yiyecekler ve giydiğimiz kıyafetlerin fiyatları çok yüksek. Sebze ve meyve fiyatlarında ciddi yüksek fiyatlar var. Bu anlamda ciddi sorunlar yaşıyoruz. Ben burada 3 bin lira kira veriyorum. Van kiralarıyla da çok yüksek durumda. Kiralar bu kadar yüksek olmazsa ve benim durumumu daha iyi olursa çok daha güzel işler yapmayı planlıyorum. Ancak çok yüksek fiyatlara sahibiz. Bunun yanı da bir de il olarak çok lüks bir iliz. Her şeyin en iyisini istiyoruz. Bunda bize zarardır.” Dedi.

 

AKYÜZ: ŞANSIM AÇILSIN İSTİYORUM

Akyüz son olarak şu ifadelere yer verdi: “Şansım açılsın istiyorum. Çok şansız mıyım yoksa şansız bir dönemde mi işe atıldım bilmiyorum ama piyasamız çok kötü. Bunu sadece kendim içinde demiyorum gerek bizim sektörümüz gerekse de ilin ekonomi bu anlamda çok iyi bir durumda değil. Ancak az öncede dediğim gibi direnmeye ve bu iş için gücüm yettikçe yürütmeye çalışacağım. İnşallah çok daha güzel günler olacaktır. Bizim için insan çevresi çok önemlidir. Bu anlamda insandan insana giden reklam çok önemlidir. Bu çevreyi de bir yandan oluşturmaya çalışıyorum. İnşallah güzel günler olacaktır.”

Editör: TE Bilisim