“İyi uykular” diyorum muhalefete. Muhalefet Siyasi parti Van teşkilatlarına.

Yine ilde süslü tabelacılık oynayan, sırf iş olsun anlamında kurulmuş, sivil inisiyatiflere, mangalda kül bırakmayan odalara, mesleki kuruluşlara ve “Hakkımız yeniliyor, haksızlık yapılıyor” diye fısıl fısıl korkakça konuşan müteahhitlere ve bu amaçlı firmalara iyi uykular diyorum.

Daha önemlisi, bölgede ve Van’da sömürülen halkın avukatlığına, savunuculuğuna odaklanmış, buna soyunmuş halkçı, demokratçı, garibancı, özgürlükçü CHP solcularına, DTP ilgililerine de iyi uykular demeden geçemiyorum burada.

Ceketlerinin üzerine oturmuş kabadayıya, neden hiç kimse “ceketimizin üzerinde kalk” diyemiyorlar acaba?

Bu kentte olumlu-olumsuzluktan yana olan biten herşeye sesiz kalan muhalefet siyasi parti teşkilatçıları, neden iktidar yanlılarının yanlışlarına bir laf edemiyor, neden karşı çıkamıyorlar?

Sanırım bazı tarlalara ortaklık tohumu ekiyor veya ekmişlerdir. Başka bir sebep bulamıyor, düşünemiyor ve göremiyorum.

Muhalefet böyle midir? Muhalefet noktasında duruş bu mudur?

Günlerdir belgelerle, kanıtlarla iktidar partisi vekillerinin, teşkilat içerisinde yer alanın ve bu parti yandaşlarının yaptıkları yolsuzlukları, ihale peşkeşlerini, devletin arazilerini alavere-dalavere ile birilerinin yakınlarına, nas dostlarına sudan ucuz bedellerle satışı yapıldığını yazıyor, kamuoyu ile paylaşıyoruz.

Yıllardır kimilerin bu kent halkını sömürdüğünü, sömürü ve kasaba şerifi düzeni ile yönetmeye, halkını sindirdiğini yazdık-çizdik.

Muhataplar istiflerini bozmadılar asla.

Bir kerecik olsun bir türlü yanıt veya itiraz etmediler. Buna tenezzül veya yanıtlayacak cesaret ve yüzü bulamadılar kendilerinden.

Bırakın iktidar parti ehlisi vurguncuları, kehribar tespihli, bin beş yüz fiyakalı muhalefet parti teşkilat sorumlularının tek birisinin şu ana kadar gıkı bile çıkmış değildir.

Hele hele mangalda kül bırakmayan Ana Muhalefet Partisi CHP Van teşkilatı asla bunları ne gördü, ne duydu ve ne de ilgilendi. Ha keza DTP de aynı politikayı tercih etmiş durumda. “Görmedim, duymadım, ilgilenmiyorum” adabını, terbiyesini takındılar tamamı.

Ya SHP, ANAP, DP, MHP, SP uzantıları, bu ilin parti il teşkilatı tabelası gölgesinde yatanları nerede? Niye varlıklarını, sağ olduklarını bir kere olsun bu halka göstermediler?

Peki, bu ilde sayıları 500-600’ü bulan süslü tabelacı sivil inisiyatifler nerede? Nerede meslek kuruluşları, nerede binlerce üyeyi temsil eden odalar?

Ya bu ilin akilleri, önderleri, kitlelerin önünde yürüyenleri nerede?

Nerede iş alamayan müteahhitler?

Nerede gizli gizli olup-bitenleri korkakça fısıldayanlar?

Nerede ilin yöneticileri, yetkili makamları, yargı makamları?

İktidar partiliye herşey hak ise, işlenmesi legal sayılıyorsa, o zaman diyeceğimiz yok.

Kimse de köşe bucakta fısıl fısıl konuşup, adamların ardı sıra gıybet etmesinler lütfen.

Yok, eğer yapılanlar haksızlık ise, bu kent insanına zarar veriyorsa, bunun adına kayırmacılık, vurgun, soygun, yolsuzluk deniliyorsa, o zaman neden kimse konuşmuyor?

Neden yasal haklarını savunmaz duruma düşmüşler.

Nerede DTP’li bu ilin milletvekilleri Özdal Üçer, nerede Fatma Kurtulan? Niye seçildikleri kent halkının gasp edilen haklarlını savunmaz zaafındalar?

Peki, DTP İl Genel Meclisi Başkanı ve Meclis üyeleri neden bu konulara eğilmiyor, bir kez olsun bunlar hakkında bir açıklama gereğini duymuyorlar?

Devletin arsalarının dibine ateş verdiler, kimseden ses yok. İhalelerin yüzde 60’ini ilansız, davet usulüne uydurup yandaşlarına peşkeş çektiler kimseden çıt çıkmadı.

Afet oluyor, köylü vatandaşın otu, geçim kaynağı sele gidiyor, duyan olmuyor.

İran sınırında, İran askerleri tarafından hergün bir vatandaşımız kurşuna diziliyor, ne oldu diyeni duymadık.

Şu ilde yıllardır düzen tutmayan elektrik sorunu, Van halkına en ağır işkence halini almış, öyle devam ediyor, ciddi şekilde konuyu ele alarak tartışma yaratan çıkmıyor.

Un var, yağ var, şeker var, helvayı yapan bulunmuyor şu toplum önderlerinde.

Ya ne olacak halimiz? Kim soracak, kim savunacak bu halkın hakkını hukukunu?

Bakınız hizmet yapmak, her olumsuz dur diyebilecek azmini beraberinde getirmiş bir Vali var şimdi burada.

Tüm bu konuları neden böylesi bir Vali ile paylaşılmıyor, neden gereği için kendisine yardımcı olunmuyor?

Hizmet, dürüstlük, tarafsızlık arzu edenler yürüsünler yeni Vali Karaloğlu’nun çevresinde halkalansınlar. Halkalansınlar ki, iyi, güzel günlere yol alabilelim. Olsunlar ki, artık yasal olmayan dümenler çevrilmesin.

Basın yazıyor, gizlileri ortaya çıkarıyor, birileri kapatıp unutturuyor kısa sürede.

Konuyu izleyen, takibe alan çıkmıyor, dosya rafa kaldırılıyor. Hiçbir şey olmamış gibi kalındığı yerden devam ediliyor aynı fiile.

Ne desek, ne yapsak artık? Bilmiyorum ki.