Doğu Kültür ve Sanat Merkezi ile Van Gölü Aktivisitleri’nin ortaklaşa düzenlediği Şehir Okumaları adındaki programlar kenti ve önemli konuları konuşmayı sürdürüyor. 5 ayda bir çok akademisyen, iş insanı ve STK temsilcisini ağırlayan ve farklı başlıklardaki konuları ele alan Şehir Okumaları programının 5’inci ayında başlık Kent Ekonomisi ve İdaresi olarak belirlendi. Bu programlarda kentin idaresi ve ekonomisi masaya yatılırken programlar kapsamında Şehrivan Medya Grubu’ndan Ömer Aytaç Aykaç, ‘Son 30 yılda Şehir İdaresi ve Yerel Medya’ başlıklı oturumun konuğu oldu.
Van Şehir Okumaları adıyla yapılan Kent Ekonomisi ve İdaresi başlığıki 24. Bilimsel etkinlikte Van’ın son 30 yılında kent yönetimi ve yerel medyanın rolünü ele alındı. Buluşmada Van’ın yerel basın tarihi ile ilgili bilgiler veren Aykaç, yerel medyanın uzun soluklu varlığına dikkat çekti. Yerel basın geçmişi ve diğer konular Şehir Okumaları tarafından başlıklar halinde paylaşılırken o toplantının başlıkları ve dikkat çeken konuları ile ilgili olarak şu ifadeler paylaşıldı; “Yerel medya bir toplumun hem hafızası hem vicdanı olduğunu yeniden tekrarladık. Van’ın 140 yıllık basın geçmişi, kentin belleğini ve kimliğini şekillendirmede temel bir rol oynamaktadır.”
YEREL BASIN SORUNLARA DİKKAT ÇEKİYOR AMA ÇÖZÜM YOK!
Aykaç’ın yerel basının işlevi ile ilgili değerlendirmeler ile ilgili olarak ise; “Basın, sadece haber veren değil, şehir adına ısrarla soran, unutturmayan bir yapıdır. Bu sebeple yerel medya, şehirde gündemi belirleyen değil, kentin gündemini koruyan en güçlü aktördür. Ancak bu vicdani işlev, karar vericilerce çoğu zaman karşılık bulmamaktadır. Siyaset kurumları ve karar mercileri yerel medyanın kent adına ortaya koyduğu meselelerle yüzleşmekte zorlanmaktadır. Oysa yerel medya bugün sosyal medya etkileşimleriyle birlikte günlük 1 milyonu aşan erişime sahiptir. Bu görünürlük, medya-siyaset ilişkisinde daha etkili bir diyalog ihtiyacını zorunlu kılmaktadır.”
“KENTTE SIKI BİR DAYANIŞMA KURULMALIDIR”
Kentteki zayıf ilişki bağlarına ve temel sorunların çözülmemiş olduğuna vurgu yapılarak ise Aykaç’ın şu sözleri öne çıkarıldı; “Kentin çokkültürlü yapısı, yerel medya dilini de çeşitlendirmelidir. Türkçe’nin yanı sıra Kürtçe, İngilizce, Farsça ve Ermenice haber üretimi, Van’ın uluslararası kent vizyonuna katkı sunacaktır. Bu çabaların sürdürülebilirliği için insan kaynağı ve mali destek temel eksikliklerdir. Yerel medyanın kamu kurumları ve yerli firmalar eliyle desteklenmesi kaçınılmazdır. Şehirdeki temel sorunlar (örneğin ulaşım) yıllardır gündemde. Ancak güçlü bir lobiye sahip olmayan Van, bu sorunlara çözüm üretmekte yetersiz kalmaktadır.”
Yıllardır kentin konuştuğu ortak akıl konusuna ve diğer yorumlara da yer verilen değerlendirmelerin son bölümü ise şu sözlerle paylaşıldı; “Kentin ortak akla ve kolektif hafızaya ihtiyacı var. STK’lar, meslek örgütleri ve yerel medya; kent kimliği ve değerleri etrafında daha sıkı bir dayanışma kurmalıdır. Kentin bürokratı değil, bürokratın kenti takip etmesi gerekir. Üniversite–şehir ilişkisi güçlenmeli, bilim insanları yerel sorunlara daha çok eğilmelidir.”
Toplantıda kentin yerel basınının lokomotiflerinden örneklere, Şehrivan Gazetesi’nden ve Van Times’tan bazı manşetlere de yer verildi. Katılımcıların yorumlarla katkı sunup sorular yönelttiği oturumda kenti yakından ilgilendiren ve son 30 yılın gündemi olan daha birçok konu detayları ile konuşuldu.
Öte yandan Vangölü Aktivistleri ile Doğu Kültür ve Sanat Merkezi Derneği tarafından beş aydır sürdürülen bu ücretsiz seminerlerin gelecek haftalarda farklı başlıklarla devam edeceği de ifade edildi.