Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın TRT’de söyledikleri ve ardından Urfa’da yaptığı konuşma bir şeylerin olduğunun habercisiydi.
Bağımsız Mardin Milletvekili Ahmet Türk ve BDP Batman Milletvekili Ayla Akat Ata’yı Ataköy’den İmralı’ya taşıyan tekne ise yoruma mahal bırakmayacak şekilde artık her şeyin göz önünde olduğunu gösteriyordu.
Başbakan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Ahmet Türk’ün söylediklerine bakılırsa, durumun bir öncekilerden daha farklı olduğu ortaya çıkıyor.
Bu kez toplumun çok büyük bölümü de çözüme hazır gibi.
Basın yayın organlarında ise olanlara bir ikisi dışında itiraz eden yok.
Çevremden edindiğim izlenim: ilk açılımdaki gibi bir heyecan yok. İlk açılımdaki umut yerini ihtiyatlı iyimserliğe bırakmış.
Şahsen ben de böyle düşünüyorum. Çünkü her an her şey
olabilir.
Pazar akşamı Cizre’de polislerin geçişi sırasında patlatılan bomba, bir kez daha bu işi sabote etmek isteyenlerin olduğunu gösteriyor. Allah’tan polisler yara almadan kurtuldu. Yoksa bir - iki ölüm haberi nelere sebep olmazdı.
Allah korusun ama bu tür haberlere de hazırlıklı olmak lazım.
Herhalde mevziiye yatmış ellerini ovuşturarak bu tür haberleri bekleyenlerin sayısı da azımsanmayacak kadar vardır.
Sıcak gelişmelere karşı, soğukkanlılık muhafaza edilirse, bu iş çözüm yoluna girmiştir demek.
İhtiyatlı iyimserlikle birlikte öğrenilmiş çaresizlik içinde de olmamak gerekir.
Bilirsiniz, öğrenilmiş çaresizliğe verilen en iyi örneklerden biridir:
Pireyi kapalı bir cam kavanoz içine bırakmışlar, Pire devamlı dışarı çıkmak istemiş ama bir türlü kapağı aşamamış. Tekrar tekrar yapılan hareket sonucu pire artık bu işten vazgeçmiş. Kendisini kavanozun dibine bırakarak, kaderine razı olmuş. Bir süre sonra kavanozun kapağını açmışlar. Pire çıkmak için kılını bile kıpırdatmamış.. Kapak açılı olmasına rağmen pire artık inancını kaybettiğinden dolayı olduğu yerde kalakalmış.
Evet Kürt meselesinde de böyle. Yıllardır bazı önemli adımlar atılmasına rağmen işin çözülememesi nedeniyle kimileri bu işin çözüleceğini dair inancını kaybetti.
Kimi yorumlara bakılırsa, bu işin çözüleceğine inanmayanlar da var.
Ben bu işin öyle veya böyle çözüleceğine inanlardanım. İhtiyatlı iyimserlikle birlikte öğrenilmiş çaresizlik içinde de değilim.
“Ya bu kez de çözülmese?” dediğinizi duyar gibiyim. Cevabım: Bu kez de çözülmese çözümden kaçanlar çözülür. Elbette meseleyi çözecek birileri gelir.
