İlk karnemiz, son karnemiz… Bu dönemlerin olmazsa olmaz okul, sokak, ekran yazıları ve paylaşımlarıdır. Hayırlısı ile iyisi kötüsü ile bir yılı daha geride bıraktık. Son iki yılın baş belası olan pandemi sürecinin sonunda yüz yüze sıkıntısız eğitim verdiğimiz bir yıl oldu. Öğrencinin internet bağımlılığı, yeni rol modellerin türemesi ki bunların başını internet fenomenleri çekiyor, okul disiplininden uzaklaşma, sınıf ortamı kuralları gibi sorunların olduğu bir sezon oldu. Bu zorlu geçen sezonun sonunda yaz tatiline geldik. Şimdi tatilde neler yapmalıyız? Çocuklarımızı yeni yıla daha nasıl hazır hale getirebiliriz? ... Bu sorulara verilecek cevaplar yazımızın iskeletini oluşturacaktır.

Bu dönemde bizim için önemli konulardan biri de zamanı verimli kullanmaktır. Yazımızda gününüzün tamamını tarlada, bahçede geçirin diye bir anlam çıkarılmasın, önemli olan verimli ve dengeli kullanmaktır. Bu nedenle kısa sürede daha çok ve kaliteli iş çıkarmak için zaman yönetimi kavramı popüler hale gelmiştir. Ergenlerin önünde özellikle ilerde bir meslek edinmek için girmeleri ve aşmaları gereken birtakım sınavlar bulunmaktadır. Bu nedenlerle okul dışında bazı faaliyetlere katılmak ve deneyim sahibi olmak gençlerin kendi yeteneklerini ve güçlü yönlerini fark etmeleri yanında ileride neler yapabilecekleri konularda görüş sahibi olmalarına fırsat sağlayacaktır. Biz öğretmenlerin kanayan yarası olan öğrenci devamsızlıkları varlığını hala korumaktadır. Öğrencilerin, özellikle ergen öğrencilerin okulun başlanmasından neredeyse iki ay sonra ve okul kapanmadan iki ay önce okulda olmayıp ya çobanlık ya da başka işlerde çalışmaktadırlar. Toplumdaki gelir dağılımının önemli farklılık göstermesi çocukların okuldaki ve okul dışındaki yaşamlarını da farklı biçimlerde şekillendirmektedir. Eğitimde fırsat eşitliği tam olarak sağlanamadığı ve yaygınlaştırılamadığından bazı ergenlerin okul dışındaki zamanlarda kendilerine ve ailelerine maddi katkı sağlayacak işlerde çalışmaya ihtiyaçları olabilmektedir. Bazı çocuklar, daha çok yaz tatillerinde olmak üzere diğer aile üyelerinin yaptığı, çalıştığı işleri yaparak aile gelirine katkıda bulunurlar. Böylece ergenlerin bir kısmı okul sıralarından geçerken hayata dair önemli konularda sorumluluklar almak zorunda kalmaktadırlar. Bu durumda olan çocuklar için sorumluluk alma bilinci ve zaman yönetimi becerileri onların hayatı kazanmaları adına önemli değişkenler olarak ele alınabilir.

Her şeyden önemlisi bir tatil sürecine girdiğimizi unutmamalıyız ve tatilin kendi içerisinde barındırdığı dinamiklere aykırı davranmamalıyız. Sanki okul varmış gibi ödev-ders ağırlıklı hareket etmekten uzak durmalıyız. Tatil sürecinde fiziksel, ruhsal ve zihinsel olarak dinlenmek ve yenilenmek; yeni okul dönemine daha enerjik ve zinde başlamak için oldukça önemlidir. Bu suretçe yeni ortam yeni uğraşlar ve en önemlisi aile bireylerinin birlikte vakit geçirdiği bir dönem şeklinde çizelgeye dökmeliyiz. Burada okulu ve dersleri tamamen kafadan silmek gibi bir mana çıkmasın, az da olsa ara sıra konuları unutmamak için ders kontrolleri de yapılması lazımdır. Ders ya da ödev olarak görmeden kitap okumanın hayatımızın devamı için bir besin olarak görüp diğer her şeyden ayrı tutacağız ve hayatımızın her anında kitaba bir yer bırakacağız.

Anne babalar ve okullar çocukların boş zamanları değerlendirme etkinliklerine gereken önemi vermelidir. Ancak bu durumda temel gereksinimleri karşılanmış, mutlu, kişiliği dengeli, kendisiyle barışık, sorunlarıyla baş edebilen bireyler yetiştirilebilir. Çünkü boş zaman etkinliklerinin kazandırdığı sosyal beceri ve deneyimler, bireye hayatı boyunca sorunlarla mücadele etme, yeni çözüm yolları bulma gücü kazandırır. Boş zaman etkinlikleriyle birey yetenek ve yeterliliklerinin farkına varır ve daha akılcı tercihler yapma olanağı bulur.

Zaman yönetimi bu süreçte planlamak biraz daha zor olabilir ama ilerisin daha verimli olması için zamanı planlı kullanmak bizim için çok değerlidir. Genel olarak gençlerin boş zamanlarında neler yaptıklarını belirlemeye ilişkin çalışmalar incelendiğinde; gençlerin boş zamanlarında evlerinde dinlendikleri, TV seyrettikleri, müzik dinledikleri, spor ile ilgilendikleri ve arkadaş gruplarıyla vakit geçirdikleri görülmektedir. Zamanın akıp gitmesi, tutulamaması, biriktirilememesi özelliği nedeniyle tüm zamanları verimli kullanmak yanında; her birey için serbest zamanlarının verimli olarak nasıl değerlendirilebileceği de önemli bir konudur. Zamanı verimli kullanmak sorumlu insanın olumlu özelliklerinden biridir. Sorumluluk bireyin kendi yetkisine giren olayların farkında olması, kendi davranışlarının ve içinde bulunduğu durumların sonuçlarını üstlenmesi olarak tanımlamaktadır.

Tatil suresince önemle üzerinde durulması gereken bir diğer önemli konu ise yetişkin dilidir. Öğrenciler tatil döneminde tekrar takviye kurslarına göndermek, ders ve okul odaklı çalışmalarda yer vermek onlara verilecek en büyük zararlardandır. Bu nedenle çocuğun toprakla buluşması ve toprak üzerinde yetişkin dilini öğrenmesi önemlidir. Çocuklar büyüklerinin yaptığı işlerden haberdar olacak, evini nasıl geçindirdiğini yerinde öğrenecek, tarlaya gidilecek, gerekirse ev ekonomisine gücünce katkıda bulunacak… Çocuklar toprakla temas edecek ve bunun için köylerin seçilmesi önemlidir. Dedelerinin ninelerinin yanlarında ve onların köylerinde vakitler geçirilecek. Günümüz toplumlarında insanlar daha çok üretme ve daha çok tüketmeye zorlandığından bu zamanda üretmenin önemini yerinde öğrenmiş olacaklardır.

Ercüment ZÜNGÜR