Türkiye uzun bir aradan sonra şehit haberleri ile tekrar gündem yarattı.
Analar ağlamasın, şehit cenazeleri bu ülkeye gelmesin sloganı ile Erdoğan’ın başlattığı bu süreçten Türkiye’nin aydınları, esnaf ve iş adamları, yazar ve gazetecileri ve en önemlisi sivil halkın büyük çoğunluğu destek verdi. Kör topal, eksik fazla bu güne kadar gelindi. Şehit cenazesinin olmayışı, bölgede operasyonların olmayışı halka rahat bir nefes aldırdı. Huzur denilen rahatlık bu halk tarafından benimsendi.

            Bu huzur ortamını kim neden bozdu?
Şehit cenazeleri ve bölgede operasyonlar neden başladı?

Eleştirilere hedef olan her odağın iyi kötü ele alalım.

Velev ki Erdoğan haksız. Bunu diyen Kürtler için;

Peki ya PKK haklı mı?
Devlet çözüm süreci başlattı, HDP muhatap alındı, Öcalan ile masa kuruldu.
Çözüm sürecini daha ileri bir noktaya taşınsın diye karşılıklı adım beklendi.
HDP hep hükümeti eleştirdi, adım atılmıyor, bizi oyalıyorlar adım atmıyorlar denildi.
Peki ama bugün gördüğümüz durum tam tersi değil mi?
PKK çözüm sürecini kendini toparlama, silahlanma ve daha çok adam ve kaynak toplama süreci olarak görmedi mi?
Bölge esnafından vergi diye paralar toplanmadı mı?
14-15 yaşındaki gençler dağa toplanmadı mı?
YDG-H adı altında şehirlerde gençlik yapılanmasına geçilmedi mi?
İyide çözüm süreci karşılıklı güven ile olur. Biz devleti ve hükümeti adım atmıyor diye suçlarken PKK’nin bu adımlarını neye yorumlarız acaba?
Çözüm süreci devam ederken biz adamların kuyusunu kazmadık mı?
Çözüm süreci ihanet sürecidir, bölünme sürecidir diyen kesimlerin ekmeğine yağ sürmedik mi?
Şimdi devlet bize nasıl ve neden güvensin?
Çözüm sürecini neden başlatsın?
Ey sivil halk biz devletten ne istediğimizi biliyoruz da nasıl alacağımızı biliyor muyuz acaba?
Ey HDP biz Kürt sorununu siyasi yollarla çözeceğiz bize güvenip destek verin dediniz de biz destek vermedik mi?
Ey HDP siz devlet bizi oyalıyor derken PKK’nin bu yapılanmasını bilmiyor muydunuz?
Hükümet samimi değil derken sizin samimiyetiniz bu muydu? 
Hadi Ak parti seçim kaybetti de operasyonlar başladı,
Hadi rantları bitti,
Hadi iktidarları bitti korkusu var da bunlar operasyon başlatıldı.
Hepsine eyvallah ama bu vesile ile bizim çözüm sürecine ihanet ettiğimizi aslında samimi olmadığımızı göstermedi mi?
Kusura bakmayın beyler ADAMlar haklı.

 

Velev ki HDP haksız.

Çözüm sürecinde bizi kandırdılar, 
Cemaat bize kumpas kurdu bizi kandırdılar diyen ey Hükümet ve ey EROĞAN!
Sen değil miydin Baykal ve CHP’ye “Ülke yönetmek bakkal yönetmeye benzemez” diyen siz değil miydiniz?
Siz devleti hangi kafa ile yönettiniz de her gelen kandırdı sizi?
Türkiye’nin en önemli meselesini ele alınırken ve bir süreç başlatırken bu sürecin bütün ayaklarını düşünmek gerekmez miydi? 
Devlet yönetmek gerçekten de bakkal yönetmeye benzemez.
Ey hükümet; siz her seferinde HDP’yi hedef tahtasına oturtarak bu işin içinden çıkabileceğinizi mi düşünüyorsunuz?
hayatında ilk defa seçim barajını geçen siyasi bir partinin devlet mantığıyla hareket edecğini mi düşündünüz?
Ey hükümet; Yandaş ve havuz medyadan okuduğunuz haberlerin başlığıyla hareket etmek ne kadar doğru?
Cumhurbaşkanı ve ailesine hakareti günlük konuşma haline getiren Bahçeli’ye hiçbir devlet savcısı soruşturma açmazken sadece Cumhurbaşkanı tazminat davası açmakta iken ki bu neyin korkusu bilinmez ama Demirtaş’ı hedefe alıp ona soruşturma açmak ve fezleke hazırlamak neyin nesi?
Geçmiş tarihinize bakın bu adımlar sizi de daha önce seçimlerde mazlum olarak göstermiş ve seçimden daha çok oy alarak çıkmadınız mı?
Aynı durumda Demirtaş ve HDP’ye Kürtler daha çok oy vermez mi?
Hazır demokratik ve siyasi akılla HDP’yi alt etmek varken ve elinizde yeteri kadar argüman varken sırf bazı milliyetçilerin nefret duygularını bastırmak için bu yola başvurmak acizlik değil midir?

            Elimizde fırsat varken sahip olduğumuz değerleri kendi ellerimizle yitirdik.
Tamam Ak parti iken AKP oldu. Ama çözüm sürecini başlatıp Türkiye’ye huzur denilen kavramı tanıttı.
Evet yediler içtiler çalana göz yumdular ama PKK yapılanmasına da göz yumdular.
Eleştiri yapmak gerekirse önce Kürtler kendi eleştirilerini yapsın.
Çözüm sürecinde PKK’yı biz silahlar sussun diye beklerken siz silahlı örgüt sayısını arttırdınız bu ne demek oluyor dememiz gerekirdi.
Biz silahların miladını doldurduğunu ve HDP ile daha etkin bir hak talebine girecez dememiz gerekirdi.
Evet 1970 lerin 80 ya da 90 ların ülkesi değiliz dememiz gerekirdi.
Tamam siz yıllarca savaştınız ama savaş ile ne siz bittiniz ne onlar bitti.
Madem savaşla olmuyor onurlu bir barış için sizde adım atın dememiz gerekirdi.

 

Dememiz ve sorgulamamız gereken hiçbir şeyi sormadık. şimdi çözüm süreci buzdolabına koyduk diyen bir devlet var. 
O devleti bir daha aynı sürece nasıl getireceğiz.
Nasıl ve ne ile kandıracağız.
Türkiye halkına o güveni nasıl vereceğiz ki Anneler ağlamasın Şehit cenazesi gelmesin sloganına herkesi nasıl inandıracağız?