Gündemimizin ana konusunun milletvekilliği gerçeği olduğunu kabul ediyoruz.

Bunun haricinde hiçbir konunun yeteri kadar dikkat çekmediğini, tartışılmadığını da biliyoruz.

Bunun farkındayız.

Sizler de farkındasınızdır. Çünkü yine siyasetin her yerde konuşulduğu, her kesin partiler ve adaylar üzerine muhabbet ettiği bir süreçten geçiyoruz.

Öyle ki Ramazan ayı geldi başladı.

Normalde her yönüyle Ramazan’ı konuşur, oruçla yatar oruçla kalkardık.

Siyaset gündeminden dolayı Ramazan’ı bile ikinci planda yaşıyoruz.

Öyle etkili anlayacağınız.

***

Fakat seçim geçici ibadet kalıcı.

Ramazan’ı ve Ramazan’ın gerekliliğini unutmamak gerekiyor elbette.

Ramazan’ı Ramazan yapan yardımlaşma, dayanışma ve birliktelik en çok ihtiyaç duyduğumuz şeyler.

Bu sadece yemeği paylaşma anlamında değil.

Ramazan aslında güzel bir ahlak, güzel bir insan olma yönünde bir terbiye ayı aynı zamanda.

Yani bu ay olumsuzlukları unutma ve onlardan kurtulmaya vesile olabilecek bir ay.

Orucumuzu tutalım, yardımlaşalım, davet edelim, fakirleri doyuralım.

Ama kendimize de yardım edelim.

Önce kendimize saygıyı sonra başkasına saygıyı…

Tahammülü…

Birlikte yaşayabilmeyi…

Ve bunun gibi birçok karşıtlığı da hayatımızdan çıkaralım işte.

Fırsat bu fırsat değil mi?

Hele de böyle bir zamanda.

***

Bilirsiniz ülke seçim zamanında kutuplaşıyor.

Siyasi partilerin kavgası alana da yansıyor.

Ama Van ve bölge illerinde bu tam anlamıyla zirveye çıkıyor.

Bazen öyle bir hale geliyor ki yan yana yürüyemez, konuşamaz hale geliyor.

Geçtiğimiz yıllarda bunları yaşadık, gördük.

İnsanların karşılıklı konuşamaz hale geldiği seçimleri gördük.

Ama yeter.

Daha fazla gerginliği ve geçimsizliği kaldıracak halde değil bu kent.

Geçmişte bu zıtlıkların sebep olduğu yeterince kayıpları yaşadık gördük zaten.

Birçok şehir şaha kalkarken biz sadece kavgamızla yetindik.

Döndü dolaştı kaybeden kim oldu?

Elbette biz.

Şehrin geçtiği o zor zamanların ve yıkımların acısını kim çekti?

Biz.

Kavgalar, gürültüler, yıkımlar hiç kimseye değil bize zarar verdi.

21’inci yüzyılın Türkiyesi, dünyasında bizim hala çok basit sebepler konusunda beklentileri olan şehrin insanları olmamızın sebebi oldu.

Ötesi yok.

Bu Ramazan vesile olsun.

Hem güzel bir ibadet ayı olsun, hem de güzel bir seçim.

Bu ülkeye, memlekete ve millete hayırlı hizmetler yapabilecek insanlar vekaleti alsın.

***

Bir güncel meselemiz daha var.

O da kentimizin takımı Vanspor.

Takımımız müthiş bir hava yakaladı.

Son haftalara girilirken lider ile 3 puanlık yakın puan farkı sürüyor.

Takımın müthiş bir form ve galibiyet grafiği var.

Galibiyet serisinde Galatasaray’ın geçtiğimiz haftalarda yaptığı gibi yenilmeden aralıksız yoluna devam ediyor.

Kritik haftalara girmeye başladık ve bu haftalar çok önemli.

Hele bizim için çok çok önemli.

Çünkü son 20 yılda en büyük kayıplarımızı hep bu son haftalarda yaşadık.

Ya son haftalarda şampiyonluktan oldu ya play-off’a gidemedik.

Ya kıl payı elendik ya kıl payı kaçırdık.

Bu sezon şampiyonluğa da yakınız play-off oynayıp üst lige çıkmaya da.

Ama birlikteliğin bu alanda da bozulmaması gerekiyor.

Bu havayı devam ettirmek için takımın, yönetimin yanında durmamız gerekiyor.

Vanspor şampiyon olursa bu kentin kazancı sportif alan ile sınırlı kalmayacak.

Kent kazanacak.

Gençler kazanacak.

Güzel şeyler olacak.