Bir ülkedeki toplumların farklı yaşam biçimleri, inançları ve değer yargıları, kültürel çeşitliliği oluşturmaktadır. Kültürel çeşitliliği meydana getiren unsurlar ise çok farklı yollardan tanıtılabilmektedir. Öte yandan tanıtımlarda toplumlara özgü kültürel ürünlerin kayda değer bir şekilde yorumlanması, ekonomik refahı doğrudan etkileyebilmektedir.

Türkiye’nin kültürel ürünlerinden geleneksel el sanatları içinde yer alan kilim, bu noktada ülkenin en önemli turizm potansiyellerinden birini teşkil etmektedir. Çünkü yerli kilimin yalnız maddi değil manevi olarak da değeri yüksektir. Kültürel kimliğin en canlı belgesi olarak kültürümüzün dünyaya açılımında önemli rol üstlenen bu el sanatının yaşatılması için ise hak ettiği tanıtımın yapılması elzemdir.

Kilimin bugün sınırlı sayıda üretildiği yerlerden biri, 2019’da müdürlük görevini üstlendiğim Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi El Sanatları Uygulama ve Araştırma Merkezi’dir. Merkez, kurulduğu tarihten bu yana ülkenin ve özellikle bölgenin kültürel değerlerine bağlı kalarak çalışmalarını sürdürmektedir.

Aktif olarak kilim ve tiftik atölyesinin faaliyet gösterdiği merkezde, yerli üretimin yanı sıra hibe veya bağış yoluyla teşhir salonlarında sergilenen kilimler de bulunmaktadır. Bu nedenle merkez aynı zamanda müze görevi görmektedir. 

Merkezin ileriye yönelik planlarının başında; üniversitemizin desteklediği yok olmaya yüz tutmuş bu kültürel hafızayı koruyarak gelecek kuşaklara aktarmak ve gerek ulusal gerekse uluslararası tanıtımını sağlamak gelmektedir. Bunun için ise Van halkının ve turizm firmalarının yeterli düzeyde ilgi göstermesi gerekmektedir.